Sırrı Sakık: Yeni bir sürece ihtiyaç var

Yeşil Sol Parti’nin Ağrı Milletvekili olarak Meclis’te yer alacak olan Kürt siyasetçi Sırrı Sakık, 14 Mayıs seçimlerinde özeleştirel bir yaklaşıma ihtiyaç olduğuna değindi. Sakık, ikinci tip cumhurbaşkanlığı seçimi için sandığa davet edildi.

‘SEÇİMLER EŞİT ŞARTLARDA YAPILMADI’

14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere zorlu kurallar çerçevesinde hazırlandıklarını söyleyen Sakık’a göre, seçimler eşit koşullarda gerçekleşmedi. Seçimlere Yeşil Sol Parti ile girmenin dezavantaj yarattığına değinen Sakık, 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra Kürt siyasetine yönelik ağırlaştırılmış siyasi saldırılara dikkat çekti.

Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere göre Sakık, “Açıkça ifade edeyim ki üzerini örtme lüksümüz yok. Bu dünyanın sonu değil, büyük bir emekten geliyoruz. Parti olarak uzun yıllar seçimlere girip barajı aştığımız zamanlar oldu. Üssümüzde hiçbir zaman hayal kırıklığı olmadı. Ortak yolu, ortak aklı nasıl bulabiliriz? Şimdi o gün. Daha fazla dayanışma, daha fazla birlik yaratma ve eksiklerimizi tamamlama günüdür. Bu süreç dayanışma ile aşılır. Milletimiz, 20 milletvekili mecliste olmasına rağmen ne emekler verdiğimizi, ne büyük başarılar elde ettiğimizi biliyor. Bundan sonra da bu haklı mücadeleye, bu mazlumların ve mağdurların emeğine hep birlikte destek vereceğiz.”

‘DEMOKRASİ TALEP EDEN BİR HALK’

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk varyantında Sinan Oğan’ın oyunun Millet İttifakı’ndan kaydığını söyleyen Sakık, “Burada ittifaktan oylar kayıyorsa ittifak samimi değildir” dedi. Oğan’ın toplumda karşılığı olan bir siyasi aktör olmadığını belirten Sakık, “Bu noktada hesapsız, hesapsız demokrasi ve özgürlük talep eden bizleriz. Demokrasi talep eden bir halkın çocukları, hesapsız, kitapsız sandığa gidiyor. Bu noktada hiç kimsenin Kürtlere haksızlık etmeye hakkı yoktur.

‘YENİ BİR SÜREÇ İHTİYACI VAR’

Toplumun yüzde 50’den fazlasının değişim talep ettiğini belirten Sakık, şöyle devam etti: “Türkiye’nin kendi toplumuyla barışması gerekiyor. Uzun yıllardır Türkiye’yi reddetme, inkar ve yok sayma politikalarının beraberinde getirdiği, önemli bir krizin yaşandığı, önemli kutuplaşmaların yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. Cumhur İttifakı olsun, Millet İttifakı olsun, kim alırsa alsın, bir an önce halkın özgürlük ve demokrasi taleplerine kulak vermeli, toplumsal uzlaşmayı, toplumsal buluşmayı sağlamalıdır. Erdoğan da, Kılıçdaroğlu da buradan çıksın toplumun mesajı net: Kutuplaşmaya gerek yok.”

‘DEMOKRASİ SORUNU ÇÖZÜLMELİ’

Kürtlerin tüm parti kapatmalara ve kayyumlara rağmen “inadına demokrasi” vurgusu yaptığını belirten Sakık, “Mecliste sorunlarımızın çözülmesini istiyoruz. Bu ülkenin geleceği ile ilgili tüm siyasi aktörlerin bulunabileceği yeni bir iklim için herkes gerçekten çalışmak istiyor. Ne Cumhur İttifakından ne de Millet İttifakından büyük beklentilerim var desem haksızlık olur. Çünkü bu partileri biliyorum, biliyorum. Bu partilerin Türkiye’yi demokratikleştirme ve özgürleştirme yönünde büyük talepleri olsaydı bugüne kadar birçok sorunu çözebilirlerdi. Bu ülkenin demokrasi sorunu var, hukuk sorunu var. Bu ülkede ciddi bir yoksulluk var, açlık var. Siyaset sadece oy ve güç elde etmek değil, sorun çözme sanatıdır. Siyaset sorunlara çare bulma sanatıdır. Halkın bu taleplerine bir an önce herkesin kulak vermesi gerekiyor” dedi.

‘DEMOKRATİK CUMHURİYET ÇÖZÜMÜ’

Türkiye’nin yeni bir yüzyıla girdiğini hatırlatan Sakık, yüzyıl boyunca çözülemeyen sorunların analizi için Demokratik Cumhuriyet’e işaret etti. Sakık, “Öncelikle Kürtler ve tüm halklar bu topraklarda 2 cihana yetecek kadar çekti. Demokratik bir cumhuriyet kuracağız dedim ama bu seçimde hem Erdoğan’ın hem de Bahçeli’nin telaffuzuna bakın, Cumhuriyeti yıkacaklar. Demokratik Cumhuriyet’ten bile korkan ürkek siyasi aktörlerden bahsediyoruz. Acı çeken bu halkların sorunları bir an önce çözülmeli ve bu halkın iradesine saygı duyulmalıdır. Dokunulmazlıklarını kaldıracağım, sizi hapse atacağım. Sen belediye başkanı olursun ben sana düşmanın kanununu uygularım. Halkın iradesini görmezden geliyorum. ‘Kayyum atayacağım’ demenin demokraside yeri yoktur” dedi.

MUŞ YEREL SEÇİMLERİ ANDI

31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde Muş’ta aldıkları oyların Vatan Partisi, DSP, Bağımsız Türkiye Partisi ve AK Parti’ye yazıldığını belirten Sakık, belediyenin AK Parti’ye bir “hediye” olduğunu belirterek, şunları kaydetti: “193 sandıktan 103’ü. Sandıkta hile yakaladık, itiraz ettik. Muratpaşa Mahallesi’nde 299 oy alıyoruz, Doğu Perinçek’in partisine 299 oy veriyorlar, bize sıfır yazıyorlar. Elimizde onlarca ıslak imzalı tutanak vardı. Sonuç çıkmadı neden olmasın İstanbul’da sonuç alındı ​​Muş’ta yaşananların yüzde beşinin İstanbul’da olmadığı tahmin ediliyor ama İstanbul’da herkes ses verince seçimler yenilendi hatta daha yeni yenilendi. İstanbul hala konuşuluyordu sosyal medyadan davet yaptım Muş ve istanbulda beraber seçime gidelim ama hiçbir itirazımızı kabul etmediler çünkü kanun yoktu sorun HDP olunca kimse çıkmıyordu. konuştu”.

‘HERKES HALKIN YANINA GİTMELİ’

14 Mayıs seçimlerinde milletvekili adayı olduğu Ağrı’da 100 bin seçmenin sandık başına gitmediğini söyleyen Sakık, şöyle devam etti: “Herkes iradesini sandığa yansıtmalı. Türkiye genelinde 8 milyon kişi kayıtsız şartsız sandık başına gitmedi. Bir insan bu topraklarda olup bitenlerden rahatsızsa ve sandığa inanıyorsa bir an önce sandığa gitmelidir. Seçmenimiz asla umutsuzluğa kapılmasın, eksiklerimiz var, yetersizliklerimiz var. Bunların hepsi telafi edilecek, eleştiri ve özeleştiri sistemi hayata geçecektir. Nerede yanlış yaptığımızı halkımızla konuşacağız. Ama ‘Kızgınım, kırgınım, kırgınım, gitmiyorum’ demeye hakkı yok. (HABER MERKEZİ)